Herkesle olup hiç kimsenin rahmetini almadan ölmek

Herkesle olup hiç kimsenin rahmetini almadan ölmek


Mikail hocam Şebes adlı bir kişiyi anlattı, çok dikkatimi çekti. Sonra da e-maille hayatını gönderdi. İbretlerle dolu bir hayata sahip olan bu adamı sizin de tanımak isteyeceğinizi düşündüm. Sözü uzatmadan kısaca takdim ediyorum: Künyesi Ebu Abdulkuddus adı Şebes b. Rib’i Temimi Yerbui Kufi İslam tarihinin en garip en esrarengiz şahsiyetlerinden biridir. Hristiyan’dı , sonra Müslümanlığı kabul etti . Üçüncü halife Osman’a karşı çıkan ayaklanmada halkı ona karşı kışkırttı, ayaklanmada büyük rol oynadı. İmam Ali’nin (a.s) hilafeti döneminde onun yardımcılarından oldu. Sıffîn savaşında ordu komutanlarındandı . İmam Ali onu elçi olarak Muaviye ile konuşmaya gönderdi . Aynı adam hakemeyn olayından sonra İmam Ali düşmanları olan Haricilere katıldı…onların ordu komutanlarından oldu . Bir süre sonra Haricilerden ayrıldı Yeniden İmam Ali’nin ordusuna döndü Nehrevan savaşında ordunun sol kanadına komutanlık etti. Muaviye öldükten sonra Şebes de diğer Küfeliler gibi İmam Hüseyin’e mektup yazıp Küfe’ye davet etti . Sonra İmam Hüseyin katili İbn-i Ziyad’a katıldı ve halkın Müslim b. Akil’in etrafına toplanmasını engelledi. İmam Hüseyin’in elçisi Müslim’e karşı savaşıp yakalanarak öldürülmesine yardım etti. Bu sefer Aşura günü [Kerbela’da] Yezid ordusundaki askerlerin komutanlarından oldu. İmam Hüseyin’in (a.s) şehadetinin ardından o hazretin öldürülmesinden duyduğu sevincin şükrünü yerine getirmek için Küfe’deki mescidinin binasını yeniledi . Muhtar İmam Hüseyin’in intikamını almak için kıyam ettiğinde Şebes de İmam Hüseyin’in (a.s) kanının intikamı için ona katıldı. Muhtar Küfe’yi ele geçirince bu sefer de Muhtar’a karşı savaş açan Abdullah b. Zubeyr’in komutanı Mus’ab b. Zübeyr’in yanında yer aldı. Muhtar’ın Musap tarafından öldürülmesine yardım etti. Hicri 80 yılında Küfe’de öldü. *** Bu kısaca bir Müslümanın hayatı. Belki sizi şaşırtan böyle bir adamın bukalemun gibi yüz renge girmeyi nasıl başardığıdır. Ama beni şaşırtan bu adamın bu kadar insanı nasıl ikna edebildiği oldu. Bir insanın kaç yüzü olabilir ki? Ya da buna “herkesi ikna edebilecek bir mantık mutlaka vardır” mı, demek lazım? Yoksa “herkesi kullandığını zannederken veya herkese yaranmaya çalışırken hiç kimseye yaranmadan ölenler de var” mı demek lazım? Sonuçta herkesle olup, herkese karşı savaşıp, hiç kimsenin rahmet duasını almadan ölmek de var. Şebes gibi… Rahmi Onurşan Rahmani

Google+ WhatsApp