Kurân'ın Şefaat ve Şikayeti
Kur’an-ı Kerim canlı bir varlıktır; insanların amel, ahlak ve inançlarına şahittir; kıyamette de insan ile uyumlu bir sûrette ortaya çıkacaktır.
Kur’an-ı Kerim canlı bir varlıktır; insanların amel, ahlak ve inançlarına şahittir; kıyamette de insan ile uyumlu bir sûrette ortaya çıkacaktır.
Bundan ortaya çıkıyor ki, af ve mağfiret her ne kadar zihni değerlendirme bakımından birbirinden farklı iseler ve biri diğerinin uzantısı ise de, sonuçta ifade ettikleri anlam bakımından birdirler.
Bunlar sana nereden geldi ey Meryem?" diye sorardı. O da; "Allah katından. Allah dilediğine hesapsız rızk verir.
Sana kitabı indiren O'dur. Ondan bir kısım ayetler muhkemdir ki onlar kitabın anasıdır. Diğerleri ise müteşabihtir. Kalplerinde bir kayma olanlar, fitne çıkarmak ve yorumunu yapmak için ondan müteşabih olanına uyarlar. Oysa onun tevilini Allah'tan başkası bilmez. İlimde derinleşenler ise: "Biz ona inandık, tümü Rabbimizin katındandır" derler. Temiz akıl sahiplerinden başkası öğüt alıp-düşünmez.
Hiç şüphesiz, rızk veren O, metin kuvvet sahibi olan Allah'tır. ayeti belirleyici sınırlandırıcı ifade tarzıyla sırasıyla şu hususları ifade etmektedir
or: Allah'a yakın olmak ve cennet nimetine ermek, daha önce Allah'ın mağfiretine nail olmaya, tövbe ve benzeri yollarla şirkin ve günahların pasından arınmaya bağlıdır.
Ey inananlar! Namaza durmak istediğiniz zaman, yüzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi yıkayın, başınızın bir kısmını ve üzerindeki çıkıntıya kadar ayaklarınızın bir kısmını mesh edin.
Defalarca değindiğimiz gibi Kur'ân-ı Kerim, önem verdiği meseleleri ele alırken, vurgulu ve sert bir üslûp kullanır.
Kur'an, Arapların, İslâm'ın ortaya çıkışına bitişik dönemini cahiliye dönemi diye adlandırır. Bunun tek anlamı, o günün Arapları arasında bilginin değil de bilgisizliğin, bütün işlerinde hakkın değil de batılın ve sakat görüşün egemen olduğunu vurgulamaktır.
Hiç şüphesiz insan yapısında onu çocuklar, kadınlar, kişisel şeref ve itibar gibi saygı gösterdiği ve önem verdiği değerleri savunmaya sevk eden bir içgüdü vardır.
Eğer size yasak edilen günahların büyüklerinden kaçınırsanız, sizin kötülüklerinizi (küçük günahlarınızı) bağışlarız ve sizi şerefli ve güzel bir yere sokarız.
Kur'an'da yer alan bütün anlamları ile tövbe, bu semavi kitaba özgü gerçek mesajlardan biridir. Çünkü küfürden ve şirkten dönerek iman etmek anlamındaki tövbe, diğer semavi dinlerde örneğin
Hiç şüphesiz Kur'an-ı Kerim, hidayeti yüce Allah'a mahsus sayar. Yalnız Kur'an'daki hidayet, ahiret ve dünya mutluluğuna ulaştıran ihtiyarî hidayetten ibaret değildir.
İnsanların hayattaki ayrıcalıkları elde etmedeki yetenek ve mizaç farklılıkları, tekvinî=varoluşsal olan doğal temellere dayanır. Bu tekvinî temellerin hayatın farklı aşamalarında kendi etkinliğini göstermesi kaçınılmazdır.
Allah, size evlatlarınız hakkında (şunu) tavsiye eder..." ifadesiyle başlayıp "Allah, bilendir, halimdir"ifadesiyle son bulan iki ayet, bu surenin sonunda yer alan "Senden fetva isterler.