Hz. İbrahim'in Hicreti
Hz. İbrahim Babil'den hicret edip Şam'a gider. O ana kadar hanımı Sara'dan çocuğu olmamıştı.
Hz. İbrahim Babil'den hicret edip Şam'a gider. O ana kadar hanımı Sara'dan çocuğu olmamıştı.
Hz. Musa Kelimullah Ulü'l Azm peygamberlerin üçüncüsüdür. Allah Teala Kur'an-ı Kerim'in bir çok ayetinde o Hazret'ten övgü ile bahsetmiştir.
Mısır hükümdarı olan Firavun, devamlı Yakup evlatlarına (İsrailoğulları'na) işkence edip katlederdi.
Firavun ve karısı saraylarının bahçesinden akan Nil nehrini seyrederken, insanı okşarcasına esen nesimin sağladığı nehrin hafif dalgaları üzerinde yaylana yaylana aka gelen bir sepet görürler.
Bir gün, şehirde gezinirken İsrailoğulları'ndan olan bir adamla Firavun taraftarlarından birisinin kavga ettiğini görür.
Babam, hayvanlarımızı sulamanın ücretini vermek için seni çağırıyor" der.
Musa ateşe gelince, o mübarek bölgenin vadisinin sağ tarafında ağacın içinden ona: "Ey Musa! Şüphesiz Ben âlemlerin Rabbi olan Allah'ım" diye seslenilir.
Hz. İsa (a.s)'ın annesi Meryem'in, babasının ismi İmran annesinin ismi ise Hanne'dir.
Artık bu mukaddes hanımefendi erginlik çağına ulaşmış ve Allah yolunda gösterdiği halis sadakatten dolayı zamanının en seçkin ilahi kadını olmuştu.
Böylece Allah Teala, peygamberliğini ispatlayarak insanları dalaletten kurtarması için, Hz. İsa'ya kitabı (İncil'i), ölüyü diriltme ve çaresiz hastalara şifa verme gibi mucizeler verdi.
Hz. Muhammed (s.a.a) Hicret'ten elli üç yıl önce, miladi beş yüz yetmiş bir yılının Rebi-ül Evvel ayının on yedisinde Arabistan'ın Mekke şehrinde dünyaya teşrif ettiler.
Kur'an-ı Kerim'in İslam Peygamberi'nin mucizesi olduğuna değinmiştik. Biz burada Kur'an-ı Kerim'in mucize oluş yönlerini inceleme imkânına sahip değiliz.
Dini konuların araştırıldığında genelde din ve dinlerden bahsedilir.
Biz, Hatem-ül Enbiya Hz. Muhammed-i Mustafa (s.a.a)'in Allah Teala'nın son peygamberi olduğuna inanıyoruz.
Biz, Hz. Muhammed-i Mustafa (s.a.a)'in Allah Teala'nın yarattığı en şerefli, en yüce varlık ve ilahi peygamberlerin en üstünü olduğuna inanıyoruz.